top of page

Kayıp sevgililer dergahında...

Sevgililerin önüne arkasına, geçmişine geleceğine ve şu ana dair yazılmış en güzel şiirdir benim için Atilla İlhan'ın, " Böyle bir sevmek." "Ne kadınlar sevdim zaten yoktular.  /böyle bir sevmek görülmemiştir" derken şair birde gel bana sor istedim.

 

Yok olacaklarını en baştan anlamama rağmen sevdim hepsini. O muhteşem  enerjileri ile  yaşadım benim için ayırdıkları zamanı; Paylaştık zamanlarımızı demek daha doğru. Ve nede güzel yaptık severek birbirimizi. Sevmekten korkan köhnemiş zihniyeti bir kenara bırak sevmek nedir bilmeyenler vardı yaşadığımız dünyada.

 

Eski yeni tüm sevgililer adına, yoklukları ile eksik olmasınlar hayatımdan ama varlıkları ile de huzur bulmalıyım derim.  Derim derim  de içimdeki sancıların midemde kaşıntı halini  alıp  akıp gitmesini beklerim. Bekledim de bu güne kadar. Akıyorsunuz şimdi yavaş yavaş... Düşünceler zincirimde birer halka oldunuz, iyi vardınız.

 

Korkunç gerçeklerin arasında kucaklaşarak güç bulduk, yön bulduk. Nede çok kızdırdık birbirimizi. Sizler olmasaydınız eğer şu an ki ben yoktum, itirafım da sayılır sana.

 

Birlikte biliyoruz cinsiyetçilerin dünyasının nasıl karanlık nasıl eziyet dolu olduğunu. Hatta birlikte daldık bu dünyaya gördük, keşfettik, girilip çıkılmadık sokağını bırakmadık, öğrendik acı çektik . Amacımız zaten birlikte bunları aşmak değil miydi?

 

Biz bize karşı bile bireysel özgürlüğümüz ve iç içe geçmiş özel hayatlarımıza burunlarımız sokulmasın diye bir birimizle savaşırken onlar kimdi? Bu alt bilinçleri neden bu kadar önemsedik? Hayatımızın bir yarısını "el alem'e göre dizaynlayıp kendimizden uzaklaştık. Hata yaptık, hatalar yaptık, bizi bizden uzak düşürecek hatalar. Evet sende yaptın bunu bende, birlikte de yaptık. Ne oldu? Ne sen benimlesin nede ben seninle; Aktık işte uçtuk bir uçurtma gibi. İpimizi tutanlara lanetler yağdırıp kopardık. Özgür kaldık, en heyecanlısı özgür dünyaların çarpışması, paralellerimizin bir biri içine geçip düşünmeye mahkum etmesi değil miydi bizi. Her anımız her 'a'nımız heyecanla geçmedi mi? Delilere delil olmak vardı seçtiğimiz her yolda, her yol ayrımında göz göze gelip dudak dudağa sorgulamadan yol almadık mı? Sanki bir okyanustaymışız gibi gelen dalgayı kaçırmamak için neler yaptık çok mu acelemiz vardı?

 

İnsan olmayı beceremeyip  cinsiyete tabi olmuşlar arasında yürüyüp kaçmaya çalışırken yakalandığımız fırtınaları düşündünüz mü hiç? O güçlü kasırgalara nasıl birlikte el ele, yürek yüreğe aşkla dayandık, bir kez daha baktın mı hiç? Ne kadar dirensek de sürüklendik  bu da gerçeklerden bir tanesi. Aşkı pofuduk bir halı yapıp üzerinde sevgiyle serildiğimiz ne çok gerçekliğimiz var sende fark ettin mi? Aşkı, sevgiyi, beynimizi gelişmeye adarken bizler şimdi bir kez daha bakmalıyız aynaya. Merhaba demeliyiz kendimize.  

 

Ya bir birimizi yok etmemek için yollarımızı ayırdığımız da çektiğimiz çığlık çığlığa acı. Boşuna acı çekmedik bir birimize ve dünyaya dair. Boşuna sevişmedik geceler boyu, saklanmadan öpüştük sokaklarda. Utançla bakan "el alem'e sevgi, aşk nedir, sevilmek nasıldır anlatmak mı istedik, sence?

 

Anarşist ruhlarımız ve güzel bedenlerimiz bir birine ait olduğu süreler içinde kütüphanede kitapları kafalarımıza atmak gibiydi seninle yaşamak. Bilgi, bilmek, öğrenmeye açtık ya hepimiz. Birimiz gelişemiyorsa sorun orada başlamıyor muydu? Sevdim hepinizi çok sevdim. Bilin istedim ondan bu yazdıklarım. İşlediğimiz tek bir günah yok iken sevaplarımızı denize atmadık mı?

 

Sen bedenen ölmeden önce hakkını vermek için yazıyorum bunları. Çünkü senler sanki hep aynı kadındınız. Çünkü ben hep aynı idim, aynı kaldım, değişmeden geliştim. Sen ne yaptın? Bilmediklerim de var senin adına ama eminim ki kendin kadar güzeldir her biri.

 

Hiç birinizi unutmadım, kalbimdeki uzay gemileri gibisiniz.

Jan Paçal

 

BÖYLE BİR SEVMEK

 

ne kadınlar sevdim zaten yoktular

yağmur giyerlerdi sonbaharla bir

azıcık okşasam sanki çocuktular

bıraksam korkudan gözleri sislenir

ne kadınlar sevdim zaten yoktular

böyle bir sevmek görülmemiştir

 

hayır sanmayın ki beni unuttular

hâlâ arasıra mektupları gelir

gerçek değildiler birer umuttular

eski bir şarkı belki bir şiir

ne kadınlar sevdim zaten yoktular

böyle bir sevmek görülmemiştir

 

yalnızlıklarımda elimden tuttular

uzak fısıltıları içimi ürpertir

sanki gökyüzünde bir buluttular

nereye kayboldular şimdi kimbilir

ne kadınlar sevdim zaten yoktular

böyle bir sevmek görülmemiştir

Atilla İlhan

bottom of page